RENKLER VE DUYGULAR

Renklerin insan zihninde ve öğrenme süreçlerinde önemli etkileri vardır. Öğrenme ortamlarında bilinçli olarak kullanıldığında öğrencilerin dikkatini çekebilir, motivasyonunu artırabilir. Enerji veren sarı ve kırmızı, yaratıcılık hissi uyandıran turuncu, üretkenliği artıran yeşil vb. renkleri duyu ve duygulara olan etkileriyle bilinçli kullanmak önem arz etmektedir.

Bir dersimizde öğrencilerimle “Ne?” sorusu üzerine beyin fırtınası yaptık. Ne resmi yapabiliriz? Ne renk kullanabiliriz? Nereye resim yapabiliriz? Heyecanlarını dile getirdikleri ufuk açan çeşitli fikirler geldi. “Neden kendimizi birkaç materyalle sınırlandırıyoruz ki?” bunlardan biriydi. Elbette görsel sanatlar dersinde kâğıtlar, tuvaller ana materyallerimizdi ama yalnız bunlarla sınırlı kalmamalıydı.

Öğrencilerimizle okula ve yaşama renk katmayı istedik, boya ve fırçayı elimize aldık. Okul girişindeki kolonları, kültürümüzü yansıtan resimler ve doğa manzaraları ile süslerken giriş katındaki çalışma salonunun duvarlarını da farklı renklerdeki yaprak motifleriyle canlandırdık. Burada çalışan öğrenciler kendilerini doğadaymış gibi hissettiklerini ifade ettiler.

Giriş kattaki merdivenlerin bulunduğu duvara 15 Temmuz Demokrasi ve Millî Birlik Günü’nü anlatan bir resim yaptık. Öğrenci ve öğretmenler merdivenlerden inip çıktıkça o günü hatırlayıp, millî değerlerin önemini kavrayarak şehit ve gazilerimizi yâd ettiklerini belirttiler.

Teknolojik gelişmelerimizi nakşettiğimiz bir duvarımız da oldu. Öğrenciler yerli otomobil üretiminden TOGG, helikopter, uçak vb. teknolojik gelişimi görmüş ve öğrenmiş oldular.

Öğretmenler odasının bulunduğu katta “Gelecek gençlerin, gençler ise öğretmenlerin eseridir.” sözüyle birlikte Atatürk’ün portrelerini çerçeveleyerek Atatürk köşesi oluşturduk. Hem öğrencilerimizin hem de öğretmenlerimizin kendilerini değerli hissettiklerine dair duygu paylaşımları oldu.

Bireysel olarak damlaysak birlikte okyanus olalım diyerek kolları sıvadığımız, fikir aşamasından uygulamaya kadar öğrencilerimizi dâhil ettiğimiz bu çalışmayla iş birliğinin kıymetini bir kez daha anladık. Gün içerisinde teneffüs zili çalar çalmaz boyama için koşa koşa yanıma gelen öğrenciler oldu ve gönüllülerin sayıları her geçen gün arttı. Resimlerimizi akrilik boyalarla ve rölyef kabartma tekniği ile yaptık. Büyük çaba ve emekle yaptığımız duvar resimleri âdeta görsel bir şölene dönüştü. Hiç sıkılmadan, eğlenerek öğrenmenin canlı şahitleri olduk.

Okulumuzun duvarları renklendikten sonra en önemli etkiyi öğrenciler üzerinde gözlemledik. Dönütler okula aidiyet duygularının geliştiğini, sorumluluk almada isteklerinin arttığını, okulla olan bağlarının güçlendiğini gösterdi. Bir işi yapabiliyor olmanın verdiği hazzı gözlerimizin önünde yaşadılar. Aynı şekilde velilerimizden de oldukça olumlu dönütler aldık. “Gözümüz gönlümüz açıldı.” diyenler oldu.

Okul idaremizin destekleriyle gerçekleşen bu projemizde duvar resimleri ile okulumuzun çehresi her alanda olumlu şekilde değişti. Duvardaki değişim, eğitime ve yaşama yansıdı. İz bıraktık hep birlikte. İmkân oldukça da öğrencilerimizde iz bırakmaya devam edeceğiz. Nitekim devler gibi iz bırakmak için karıncalar gibi çalışmak gerek.