MAZİ KOKULU TİRE
Bir zamanlar
Telli nalınlar ile gidermiş gelin kızlar hamama,
Ayaklarına yaktıkları çiçek desenli kınalarıyla.
Ceplerinde taşıdıkları yiğitliği de alıp yanlarına
Körüklü çizmeleri ile dağlarda gezinirmiş zeybekler
Başlarında sevdikleri kızın onlara işlediği kefiyeleriyle
Soğuk kış gecelerinde Tire
Keçeden yaygıların üzerine otururken
Ulu Pelit Ağacı efsanesi dilden dile dolanırmış
Girermiş dizeleri kulaklara
Çıkarmış gözlerden yaş olarak
Yorgancı amcalar sanatlarını çizermiş soğuk kış gecelerine
Üzerine örtünüp sımsıkı sarınsın da insanlar üşümesin diye.
Bakır kaplar, kaynamaktan sıkılıp kararınca
Kalaycı amcaları ziyarete gider
Parlayıp geri dönerlermiş evlere.
Semerci renk renk semerler ile süslermiş eşekleri,
Urgancılar sımsıkı ipler yaparmış kolay kolay aşınıp kopmayan
Evden kaçıp kaybolmasınlar diye.
Bazı sabahlar tak tak kenbabı ile başlayıp güne
Bağda bahçede çalışıp da
Kazanılan para ile pazar ekmeği alıp eve getirirmiş babalar
Salça ve sadeyağ sürülüp verilirmiş oynayan çocuklara.
Çelik çomak, saklambaç, körebe sonrası
Yorgun düşen çocuklar masalın sonunda düşen üç elmayı yetişemeden
Dalarmış uykuya.